Hayatımda hep bugüne dek çevremdeki insaların ilişkilerini inceledim gördüm yaşadım ve sizlerle paylasıyorum. Bir yerde bir kız için intihar eden arkadaşım bir yerde 24 saat uyumayıp sosyal ağ sitelerinden kız düşürüp odaya atan arkadaşlarım hayat başlı başına bir ironi aslında. Sen delice sevmişsindir belki ama başkası bir takım stratejilerle senin delice sevdiğin kızı pozisyondan pozisyona sokmaktadır çok acı ama gerçektir ne yazık ki. Hemen aklımıza şu soru gelmektedir benim diğerlerinden ne farkım var ? ben nerde yanlış yapıyorum ? tek suçum sevmek mi bağlanmak mı değer vermek mi ? Hayır tabi ki. İşte bu soruların cevaplarını uygulanması gereken hayat felsefesini yazılarda tek tek açıklayacağım çünkü ben yandım siz yanmayın.
Bazen bir kıza baktığımızda sadece seks için bakarız bizim objektifimiz kızın göğüslerinden ve kalçalarından başka bir şey görmez bazense eros gelir ve okunu kıçımızın tam üstüne saplar ve karşımızdaki kızı cennetten gelen eşi benzeri bulunmayan bir varlık olarak görürüz. İşte bu iki ironik durumu birbirine harmanlarsak hem mutlu olur hemde yaşamdan zevk alırız. Şöyle bir düşünün sevgilinizle romantik bir akşam sonrası evine bırakmaya giderken birden dudağınıza yapışıp odanı görmek istiyorum dediğinde ne cevap verirsiniz ? Hepinizden aynı cevabı duydum bile. Ama işte durum sandığınız gibi değildir çünkü siz onu ömrünüz boyunca yanınızda gezdirebileceğiniz çocuklarınızın annesi olarak gördüğünüz kişiye bu durumu yakıştıramazsınız çünkü siz örnek duygusal ve saf aşıksınız ve hemen başınızda bir ampulle birlikte soru işareti yanar çünkü size hep şu denmiştir "sevdiğinizin elini bile tutamaz gözlerine bile bakamazsınız" bu mantıkda giderseniz tek sevgiliniz eliniz olur bizde size elinizle mutluluklar dilemekten başka bir şey yapamayız.
Burdan çıkaracağımız ders şu olmalıdır aşk cinselliği söndürür ister istemez partneriniz ne istiyorsa aşırıya kaçmadan ona ne istediğini verin bu sizi acıtsada hayal kırıklığı olsada unutmayın siz yapmazsanız her zaman yapacak biri vardır...