1 haftada bir hatunla öpüşmekten ileri gidemeyince biz de iki yaşlı teyzeyle olmaya karar verdik. O gün benim jigololo başladığım gündür AnlamıŞtık, bize plajdan iş çıkmasının da imkanı yoktu.
Çünkü sanırım bir tane üstsüze bin tane saplama düşüyordu. Biz de güneşlenmenin keyfini çıkarmaya başladık. Akşama kadar yattık, pancar gibi yandık. Kremsiz yandığımız için her tarafımız yanıyordu. Aslında sık sık denize girdik ama bir işe yaramadı. Yine akşam olmuştu. Pansiyona dönmeden önce bu kez karnımızı doyurduk, dönercide üzerimize yağ kokusu sinsin istemiyorduk. Otele gittik, yıkandık, jölelendik ve beyazlara büründük ve gecelere akmaya hazır hale geldik. Kankim sonunda hatun öptü Bu kez daha idmanlıydık. Hatunların yanına gidip, diskoya girecekseniz, birlikte girelim mi demeye başladık. Bir, iki, üç derken, sanırım altıncı seferde "İyi; olur. Ama içeride sizi tanımayız" cevabı aldık. "Tamam" dedik. Hatunlarla diskoya daldık. Bu kez parasız bir yere girdik. Dün akşamki kadar afili değildi ama hem giriş parası yoktu, hem de başkasının parasını ödememiştik. Tecrübeliydik ya!.. Bu arada yine hatunlarla dans ediyor, eğleniyorduk ama bir türlü birisiyle yakınlaşamıyorduk. Canım sıkılmaya başlamıştı. Ama kankim bir hatunu öpmüştü bu gece en azından. Kankimin öptüğü fahişeymiş Fakat onun da canı sıkkındı.
Gece yarısı pansiyona dönerken baklayı çıkardı ağzından, "Fahişeymiş lan!" dedi. Benim de şansıma deyip, sağlam bir küfür salladı. Sonra da güle oynaya pansiyonun yolunu tuttuk. Ertesi gün, yine Gümbet’e gittik, göğüs gördük. Akşam yine diskoya gittik kurtlarımızı döktük. Kankim bir fahişeyle öpüşmüş, ben o dudağı bile alamamıştım. 5 gece böyle geçti. 2 gecemiz kalmıştı. Köşede bekleyenlerin yanına gittik Hayatımın dönüm noktası, abazalıktan çıldırdığım, Bodrum tatilimin 6. gecesiydi. Bir de yarın gece vardı. Ama yarın geceyi bekleyemeyecektim. Genç yaşlı, benim için fark etmiyordu. O çocukların yanına gidip, ihtiyar kadınlardan biriyle sevişecektim. Kankime söylediğimde o daha dünden hazırmış, bana söylemekten utanıyormuş. Çıktım diskodan ve çocukların yanına geldik. Bize gözlerinin ucuyla baktılar ama bir şey demediler. Bir süre burada direndikten sonra kankim ve benim yanıma sanırım biner kiloluk, ağızları leş gibi kokan 500’er yaşında iki kadın geldi. İngilizce konuşuyordu anlamıyordum Ben de kankim de İngilizce bilmiyorduk, daha doğrusu okulda öğrendiğimiz çat pat dili biliyorduk. Bir ara kadın üzerime eğildikçe vazgeçmeyi düşündüm. Ama o kadar abazaydım ki, bir de sürekli Bodrum’da şöyle alem böyle alem lafları duymuştum ki, birisiyle sevişmeden buradan dönmeye niyetim yoktu. Kadın dolar diyordu, sterlin diyordu, yüz diyordu, iki saat diyordu, benim otel diyordu. Ama hepsini bir araya getirip, ne dediğini anlayamıyordum. YARIN: Gözlerimizi kapadık, vazifemizi yaptık. Dullar evlerine evliler otele çağırır Bir keresinde ise birisi benimle sevişmesini videoya çekmek istedi. Kabul etmedim. O da beni, "Çok param yok. Seninle sevişmemizi senden sonra izleyip, kendimi mutlu edeceğim" dedi. Çok masumane gelmişti. Kabul ettim. Sonuçta bir jigoloya kim neden şantaj yapsın. Bir keresinde eski bir ressam olan yaşlı kadın, benim nü tablomu yapmıştı. Sonra da birlikte olmuştuk. İkinci kez gittiğimde bana, nü tablom karşılığında ücretsiz birlikte olmayı teklif etmişti. Çiftler evlerine çağırırlar Benimle birlikte olmak isteyen kadınlar genelde oteli tercih ediyorlar. 5 yıldızlı otelden aşağıya gitmem. İstanbul’un dışındaki otellere gidersem, taksi parasını alırım. Orada yapacağım harcamaların da hesabını beni kiralayan müşteri öder. Evlerine çağıranlar da olmuyor değil. Ama evliler asla ve asla evlerine çağırmazlar. Genelde dul ve yaşlı kadınlar evlerine davet ederler. Bekar bir kadın arkadaşının evine çağıran da olur. Çiftler ise birlikte yaşadıkları eve çağırırlar genelde. Onlar oteli tercih etmeyenlerdir. Evlerine davet eden yaşlı kadınlar genelde benden sessiz olmamı veya dikkatli davranmamı istemezler. Zaten gittiğim evler genelde, güvenlikli büyük siteler olur. Buluştuğumda paramı alırım Kapıdaki güvenliklere de benim konuk olarak geleceğim bildirilmiş olur. Otele davet edenlerle, otelin lobisinde mutlaka birşeyler içerim. Direkt odaya çıkmak hiç bana göre değil. Bu arada zaten benimle birlikte olacak müşterimle dışarıda buluşmayı tercih ederim. Kimileri önce benimle birşeyler içmek isterler sonra birlikte olmak isterler. Başıma birkaç kez geldi. Birşeyler içtikten sonra benimle birlikte olmaktan vazgeçenler de oldu. Böyle bir durumda beni birşeylere içmeye davet edenden, ücretimin yarısını alırım. Mesela beni 1 saat için biryere çağırdıysa ve birlikte olmadıysak onun 100 euro’sunu alırım. YARIN: Ünlü müşterilerim. | |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder